5. SONUÇ
Kilim, Anadolu’ da iç mekân yer yaygısı, yastık, örtü, duvar süsü olarak üretilmiş ve
kullanılmıştır. Renkleri ve motifleriyle hem bir görünüm çeşitliliği hm de anlamlarıyla ayrı
bir zenginliğe sahip kilimlerin en güzel örnekleri sevgiyi, acıyı ve mutluluğu anlatmıştır.
Genellikle ihtiyacı karşılamak amacıyla üretilen kilimler günümüzde yerini hazır ürünlere
bıraktığı gibi, elinde eski kilim bulunduran bireylerde basit makine ürünleriyle değiştirerek
kilimlerini ellerinden çıkartmaktadırlar. Özellikle bu yapılan çalışmada eski ürün bulmada bu
sebepten dolayı zorluk çekilmiştir.
El dokuması kilimlerin eskiden yaygın olarak yapılıp, kullanıldığı, günümüzde ancak
eski örneklerini bulabildiğimiz yörelerimizden birisi de Kırıkkale İli, Karakeçili İlçesidir.
Yörede tespit edilen motifler, halkın kültürel-sosyal yapısının günümüze yansıması olup;
anlatılamayan, söylenemeyen duygu ve düşüncelerin, isteklerin, hayallerin sembolik olarak
anlatımıdır. Kilim dokumalarda kullanılan motiflere genel olarak bakacak olursak, dokuyucu
bereketi ifade eden (Eli belinde, Koçboynuzu, Kurtağzı, Kurt izi); Nazardan ve kötülüklerden
korunmak amacıyla (Pıtrak, El, Parmak); Mutluluk ve yuva özlemini anlatmak için (Saç bağı,
aşk ve birleşim motifi); istenmeyen haşere ve kemirgenlerden korunmak amacıyla(Kedi kulağı); Aile bağlarının korunması amacıyla (Bukağı) motiflerini kullanmışlardır. Kilim
dokumalar sadece geçmişten günümüze gelen el sanatı ürünü değil aynı zamanda renkleriyle
ve kullanılan motif çeşitliliği ile toplumun kültürel yapısını ve zenginliğini ortaya
koymaktadır. Dokumaların üzerlerindeki motifler ise birere belge niteliğindedir. Bu nedenle,
halk kültürümüzün önemli birer parçası olan dokumalarımız Karakeçili İlçesinde de gelişen
teknoloji nedeniyle kullanım alanı azalmış ve insanların bu meslekten para kazanamamaları
nedeniyle önemini yitirmeye başlamıştır. Bu örnekleri belgelemek, mümkün olduğu kadar
önemini kavramak, maddi kültür öğelerimize sahip çıkmak kültürümüzün korunması ve
yaşatılması bakımından oldukça büyük önem teşkil etmektedir.
İlçede geçmiş ve günümüz motifleri ele alındığında ilk gözümüze çarpan şey, eski
(1930-1950) örneklerdeki motif yoğunluğunun, yeni (2012-2013) örneklerde görülmeyişidir.
Yeni örneklerde kırık kalp, ayçiçeği gibi daha güncel örgeler de kullanılırken; eski örneklerde
bu tür bir kompozisyonlama söz konusu değildir. Eski motifler belgelenmemiş ve yeniler
eskileri yaşatmamıştır. Geçmiş ile günümüz arasındaki bu maddi kültür öğelerinin
birbirleriyle güçlü bir bağ kurabilmesi ve geleceğe bozulmadan taşınabilmesi için el
sanatlarımızda kullanılan motiflerin kaybolmasını önlemek, tanıtmak için belgeleme ve
tanıtma işlemlerinin acilen yapılması gerekmektedir.